NEVŞEHİR(TRENDHABER)- Jeotermal enerjinin tarımsal alanda çağın gelişen modern yenilikleriyle daha etkin şekilde kullanılarak büyük Türk Milletinin evlatlarının yararlanmasında en öncelikli çabalarımızdan biri olması gerektiğini yıllardan beri gerek yerel ölçekte ve gerekse ülke genelindeki yaptığımız haberlerle dile getirmişizdir. Çünkü ciddi ve sağlıklı bir alt yapı haznemizin bu köklü enerjide var olduğunun şuuru içerisinde hareket ederek yaptığımız bu haberlerimizin ardından geçtiğimiz günlerde müjdeli haber gelmiş ve Tarım ve Orman Bakanı sayın Prof. Dr. Vahit Kirişçi bu anlamda Kozaklı ilçesinin Karahasanlı köyü yakınlarında 1 milyon 500 bin metrekareye yakın bir alanın bu kapsam içerisinde değerlendirilmesini öngören ve bu konumda ülkemizin ikinci büyük sera alanı için gerekli onayı verdiğini duyurmuştuk.
Kozaklı ilçesinde de tarımsal anlamda büyüme kriterlerine ciddi ivme kazandıracak bu gelişmenin, tahminlerin ötesinde dinamik bir güce sahip olduğuna inandığımız KOZAKLI İÇİN EVET,ama bu potansiyele daha çok sahip olduğumuz için YETERSİZ olduğunu buradan bir kez daha ifade ediyoruz.
Kozaklı MTAnın yayımladığı ülke genelindeki tüm jeotermal kaynaklarını içeren araştırma RAPORUNA GÖRE,POTANSİYEL JEOTERMAL KAYNAKLARI İTİBARİYLE KOZAKLI İLÇEMDEKİ JEOTERMAL KAYNAK GÜCÜ ÜLKEMİZİN 4. BÜYÜK DİNAMİK BİR GÜCÜNÜ OLUŞTURMAKTADIR.
Yılda 40 bin ton ürünün yetiştirilmesinin öngörüldüğü ve Türkiye’nin en büyük ikinci Jeotermal Kaynaklı Sera Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi(TDİOSB)’nda bir süreden beri yetkili birimlerin olmasa da bizim kafamızı ciddi anlamda kurcalayan bir konuyu dile getirmek istiyorum.
Buradan elde edilecek ürünlerin ihracata dayalı olarak değerlendirilebileceği şeklinde ciddi bir izlenim elde etmem bunda etkin oldu.
Ne olur ilgililer ve yetkililer. Bugün insanlarımız 20 TL’ye domates yiyor. Neden ? ‘Efendim ürün girdi maliyetleri çok yüksek’ gerekçesinin ardına sığınılıyor. Doğrudur Antalya’da birkaç bin mekrekarelik alanlarda yetiştirilen ürünlerin maliyetleri gerçekten çok yüksek ve belki de bu kapsamda 20 TL ye bir domatesin tüketiciye ulaşması da son derece doğal bir piyasa şartı olarak ele alınabilir.
Ama kardeşim KOZAKLIM başka olacak. En az ürünler 25 bin metrekarelik alanlarda yetiştirilecek yani ekonomik anlamda ürün ekiliş alanı tahminlerin ötesinde artışa sahne olurken, maliyetlerin ciddi anlamda düşebileceği de akıllardan çıkartılmamalı diye düşünüyorum.
Buradan elde edilecek ürünlerin de mutlak ama mutlak surette günümüzde olduğu gibi Ahmet bey, Hakkı amcaya, Hakkı Amca Behzat Bey’e, Behzat bey İsmail beyzadeye ,sonrasında da İsmail beyzade hazretleri de gidip hale ürünü satmamalı.
Kozaklımda üretilecek ürün hiçbir yabancı ele verilmeden direkt olarak hale indirilip sonrasında tezgahlarda yerini bulmalı. ‘Efendim yürürlükteki HAL YASASI BUNA İZİN VERMİYOR’ DENİLEBİLECEĞİNİ DUYAR GİBİYİM. Değiştirin efendim değiştirin, her şey ama her şey AZİZ MİLLETİMİZİN EVLATLARININ YARARINA DEĞİLMİ ? Elbette çünkü yasalar insanlarımızın daha iyi şartlarda yaşaması için yapılmıyor mu yoksa. ? Çalışıp çabalayın bir an önce bu noktada sonuca ulaşın.Kaldırın o aracıları. Çok mu zor yoksa ?
Bu tezgahlarda elbette özellikle NEVŞEHİR, KIRŞEHİR, KAYSERİ, AKSARAY, NİĞDE, YOZGAT,KIRIKKALE VE HATTA ANKARA İSTANBUL OLMALI.
Benim kardeşim, ablam,amcam,.dedem,dayım ülkemdeki enflasyonu da adeta HORTLATAN mutfaklarımızın vazgeçilmezi olan sera ürünü sebzeleri daha düşük fiyatlarla tezgahlardan alabilmeli.
‘Efendim piyasa şartları, arz talep dengesi’ denilmek suretiyle İHRACATA endeskli bir şablon, bu millete asla ve asla dayatılmamalı.
İhracata asla ama asla karşı değiliz, olması lazım ihracat. Ancak benim Murtaza abimin,Hacı emmimin, teyzemin bu ürüne çok ihtiyacı varken, siz kalkıp ihracatı öncelikli temel fonsksiyonel bir güç olarak ele alırsanız bu olmaz,olmamalı da zaten.
Yani KOZAKLIMDA ÜRETİLECEK AMA BENİM ŞEHİRLİM BU ÜRÜNÜ AVRUPA REYONLARINDA MI GÖRECEK? Elbette onu da görsün, ama önce benim ASİL MİLLETİMİN EVLATLARI ULAŞSIN O ÜRÜNE.
SONRASINDA HAYALİM OLAN Avanos ilçeme bağlı KALABA VE ÇALIŞ BELDEM İLE ÜÇKUYU, PAŞALI VE TOPAKLI KÖYÜ,KOZAKLI İLÇEME BAĞLI AYLİ, AKPINAR, KURUAĞIL VE ABDİ köylerini de içine alabilecek şekilde en az 10 milyon metrekarelik bir alan içerisinde ÖNCÜLÜK EDİP KURARSANIZ DEV SERA ALANLARINI SADECE ÜLKEMİZİN 5-10 ŞEHRİ DEĞİL, 20-30 ŞEHRİNİN DE GÜNLÜK SEBZE İHTİYAÇLARINI KARŞILAYABİLİRSEK O ZAMAN ELBETTE İHRACAATI DA DÜŞÜNÜRSÜNÜZ.
OLMAZ MI BÖYLE BİR DÜŞÜNCE ? ,HAYATA GEÇİRİLEMEZ Mİ , BU AZİZ MİLLETİN EVLATLARININ MENFAATİNİ ÖN PLANA ALAN BİR ÇALIŞMA ?