ABARİ : Hayret ifade eden bir ünlem
ABOVV-ABU : Hayret ifade eden bir ünlem
ALAF GİBİ : Ateş gibi yakıcı anlamında.
ALENGİLLİ : Tutarsız dengesiz
ALICININ DİBİ : Serzeniş için söylenir.
ASUVATA : Alış-veriş
AŞKARSIZ:Yüzsüz yırtık
AYYAR : Tembel iş tutmayan
BARİİİ : Hayret anlamında bir ünlem
BASDA : Seyyar satıcı sergisi
BASDIRIK : Avlu kapylarının emniyet mandalı
BESBELLİ : Apaçık
BİDENE : Bir tane tek
BİCİK : Buzağıya verilen ad
Bİ-GOŞAM : İki el dolusu avuç
BİLİK : Yapda kızartılmış hamur işi (Simide benzer.)
BILDIR : Geçen sene
BODUÇ :Testinin küçüğü toprak su kabı
BOYDAK : Tek başına yalnız başına
BÜNGÜLDEMEK : Kaynamak
CARI : Çabuk hızlı iş yapan
CAVLAH : Pek fakir çıplak
CEREK : Ceviz indirme sopası
CICIK : Süs (Barii peg iyiymi? cıcıklı.Tevatir!)
CIDIRINA BASMAK : Dalına basmak sinirlendirme
CIFIT : Güvenilmez tutarsız
CINCIK : Cam eşya için söylenir.
CINGIL : Küçük üzüm salkımı
CIŞIŞLAMA : Kaynama
CIRINDIRLIK : Etin en üst kısmındaki köpüklü kısmı
CİCİM : Güzelim anlamında bir hitap
CİNARABASI : Bisiklet
CİNATINA BİNDİRME : Sinirlendirme kızdırma
CİP : Cep
CUŞUP GİTMEK : Uyuklamak
CORUTMAK : Küsüp gitmek
CAVCAV : Çok ve gereksiz konu?an geveze.
ÇAPIT : Bez parçası
ÇAVMAK : Güneşin bir an için bir yere vurup yansıması
ÇAŞ : Banyodan su boşaltma deliği
ÇEBİŞ: Oğlaktan büyük olan keçi yavrusu
ÇEMKİRMEK : Karşılık vermek
ÇEDİK : Çocuk ayakkabısı
ÇİNEER : İri gözlü kalbur
DALINA BİNMEK : Bir kimseye bir şey yaptırmak için onu sürekli sıkıştırmak
DAYLININ DİBİ : Daha ne istiyorsun yeter artık
DEPİK ATMAK :Tekme atmak
DEPLEK : Darbuka
DESTİ : Topraktan yapılma ağzı dar kulplu su kabı
DEVLAMER : Ayçiçeği Günebakan
DE-Mİ : Değil mi?
DİMİ: Şalvar (Daha çok Nevşehir’de kullanılıyor.)
DİLMEÇLİ : İşlemeli yerel bayan giysisi
DİVİNMEK : Kıpırdanmak hareketlenmek
DİNELMEK : Ayakta durmak
DIMIŞGI : Düzgün onat
DIRIL : İnce pamuklu kumaş
DIRLANMA : Lüzumsuz konuşma sus konuşma!
DIZDIĞININ DIZDIĞI : Akrabanın uzağına denir.(Dış kapının tokmağı)
DIZIHMAK : Dizlerinin üzerine çökmek
DOLAZ : Haşlanmış patates ile pekmez karışımı bir tatlı yiyecek
DORUTMAK : Yeni gelinlerin somurtması gibi durmak suskunluk
DÖLEK : Düz engebesiz arazi için kullanılan söz.(Aynı zamanda uslu dur anlamında Dölek dur! denir.)
EĞDİ : Sebze ve otların diplerini çapalamaya yarayan ağaç saplı kısa küçük çapa
EŞİĞ : Tandır ateşini karıştırmaya yarayan demir alet demir çubuk
ELCEK : Eldiven Tırpanın el ile tutulan yeri
ENGÜRÜ : Topraktan yapılma güveç tenceresi
ENNUR : Üzüm kütüğü üzerindeki fazla görülen filizlere sürgünlere verilen ad.
ESAHTAN : Doğru sahiden
EYALİM : Arkadaşım aşık olunan hanım.
EYOV : Kadının erkeğine seslenişi bir çağrı ünlemi
FERFENE : Bir eğlence türü
FİLKE : Musluk
FİLKETE : Toka saç tokası
FOS : İçi boş ceviz vs. için söylenir.
FIRIK : İkinci hanımkumagelin
FIRTIK : Kullanıp küçülen sabun parçası
GADAŞIM : Kardeşim arkadaşım
GALE : Düğünün son gününe rastlayan cuma günleri kadınların def çalıp oynayarak eğlenmeleri adeti. (Gale de Gayalar adlı oyunu oynarmış eskiden büyüklerimiz.)
GAMGA : Balta ile kırılan odunun artıkları (Gamgaynan gağınıyoh diye de bir tabir vardır.fakirliği yokluğu anlatan bir tabir.)
GARDAHLI : Pürüzlü (Genellikle halı yere serilip de düzgün olmadığında kullanılan bir tabir.)
GITIR : Yalan (Gıtır atma! diye söylenir.)
GOŞŞAK : Yumuşak
GOP: Koş
GÜRK : Yumurta üzerinde yatan tavuğa verilen isim
GUŞANE : Büyük tencere
GÜCÜN : Zorlukla
HALBERİ : Bir türlü
HALDIR-HULDUR : Gelişigüzel giyinme- Çok bol elbise
HAMIRSIZ : Mayalandırılmamış hamurdan yapılan bir tür ekmek
HARAR : Saman taşınmak için yapılan çok uzun ve geniş çuval
HARDALAŞMAK : Boğuşmak
HAZAAR : Öyle ya anlamında bir ünlem.
HECİRGET : Tandır ağzına üzerine konulan çapraz demir.
HELİK : Küçük taş parçası
HELKE : Bakırdan yapılmış kulplu ve kapaklı özellikle yoğurt tutturmada kullanılan kap.
HERENİ : Bakır kazanın küçüğü
HEZEN : Tavan örtmesi için kullanılan ağaçlar-tomruğun incesi
HINAZA : İçten pazarlıklı
HOMGUMA HANGIRDAMA: Yersiz gülme
HOMAHA : Etli kemik parçası
HORANTA : Aile efradı
HOTLAMAK : Atlamak
HÖBÜLÜK: Ortalıkda duran şeyler için kullanılıyor.( Mesela ortada sap gibi kalan bir direk için.)
IBRIH : İbrikli topraktan yapılmış su kabı
ICCAH : Sıcak
ICIH : Az biraz
ILINGAÇ : Salıncak
İDİŞMEK : Karşılıklı çekişmek
İLENGER : Yayvan bakır yemek kabı
İLLİK : Sahura kalkmak
İRİŞMİYESİCE : Büyümeden öl anlamında beddua.
İPDA : Öncelikle
İŞGİL : Sucuk
İŞŞİK : Eşik
KALIÇ : Orağın küçüğü ekin biçmede kullanılır.
KEF : Köpüktortu
KERTİKLİ : Kenarları girintili çıkıntılı bakır sahan tabak
KEPENEK : Eski dükkanlarda kapamayı sağlayan tahta ya da saç kapaklar
KEPİR : Çorak toprak
KESGİÇ : Tandırda pişirilen peksimet türü ekmek
KIRI : Eşek sıpasına verilen ad.
KOLLÜK : Bakımsız bağbahçe
KOSSÜ : Köstebek
KÖFDÜR : Pekmez ve un karışımı kurutularak kışın özellikle yatsılık olarak yenen tatlı (Olsa da yesek)
KÜNDE : Hergün
KÜLLE : Tandırın hava deliği
KÜLLÜK : Çöplük
KÜRTÜK : Kar yığını
KÜPECİK : Çömlek ile küp arası büyüklükte küplere verilen ad.
KÜSSÜK : Avlu kapılarının emniyeti için kullanılan kalın ağaç dayatma !
LAPÇIN : Lastik ayakkabı içine giyilen bir tür mest
LIHLIHA : Kulpsuz topraktan yapılan sürahi su kabı
MAŞRAFA : Bakırdan yapılan evlerde ve çeşmelerde su içmek için kullanılan su kabı
MAYA : Merkebin dişisine verilen ad.
MELEFE : Yorgan içi
METAMELİ : Aksi kişi
MIH : Çivi
MIRIH : Sulu-cıvık çamur
MÖHKEM : İhatalı sağlam
MÜZÜMSÜZ: Ne konuştuğunu bilmez
NALBEKİ : Bakır yumurta tabağı
NALIN : Takunya
NAVRAKSIZ : Suratsız
NEDEK : Ne yapalım
NÖORUYON : Ne yapıyorsun? Hal hatır sormak için kullanılır.
OMURCA : Üzüm kütüğü
OTE GİT : İleri git.
OSBAR : Tandırda yemek pişirmek için kullanılan toprak kap
ÖRÜZGAR : Rüzgar
ÖTÖĞON : Geçen gün
PELVER : Pekmez ile kaynatılarak yapılan ayva marmelatı (Buna pöörente de denir.)
PISIK : Kedikedi yavrusu
PIŞGIR : El dokuması havlu
PÖÇ : Kuyruk sokumu kemiği
PÖRSÜMÜŞ : Gevşeyip sarkmış.
PERAVU : Peynirli bir mantı çeşidi (Üçgen şeklinden dolayı şibikli mantı da deniyor.)
SAHU : Ceket ( Sahu ne demek? Akraba eş dost muhabbetlerinde babamın sıklıkla sorduğu bir sorudur bu.)
SAĞAN : Küçük tabak
SAKÇA : Saksağan (Beğenilmeyen şeyler için kullanılıyor Kötü Sahça! deniliyor.Çelimsiz gibi bir anlamı var.)
SIDALANMA : İnsanların özellikle de çocukların hastalandıklarında sürekli nazlanmaları hali.
SİFTİNMEK : Oyalanmak
SİĞSANA : Çeyiz
SOFA: Kayadan oyma oda
SOHU: Bulgur dövülen içi oyuk büyük taş
SÜMSÜK : Beceriksiz
SÜ-SÜN : Ense
SÜMDÜK : Pisboğaz yüzsüz
ŞEMŞAMER :Ayçiçeği
ŞALDIR-ŞULDUR : Gelişigüzel
ŞATIR : İvedi Şikayetçi
ŞALAK : Karpuzun olmamışı küçüğü
ŞELEK: Ot ya da yakacak detesi
ŞEVĞİRİ : Eğri çarpık
ŞİBİK : Köşe
ŞİKLETSİZ : Suratsız
ŞİLLEZ : Toprak karılarak elde edilen ve taş duvar örmede kullanılan harç.
TAFANA : Ekmek pişirilen tandırın bulunduğu yer kiler
TAPIKLAMAK : Tıpışlamak çocuğun arkasına hafif hafif vurarak uyutmaya çalışmak uyuklamak
TENTENE : Dantel oya
TEZİKMEK : Koşturmak
TEVATİR : Fevkalade Beğenilen şeyler için kullanılır.
Tİ-RAZ : Güvercinliklere çıkılan kaya merdiven
TİRİT : Kızartılmış ekmeği et suyuyla haşlayarak yapılan yemek
TOL : İki ev arasındaki sınırı belirleyen yüksek duvar.
TONGELLEMEK : Yuvarlanmak
TOSBAĞA : Kaplumbağa
TULUK:İçine pekmezpeyniryağ konulan ya da yayık olarak kullanılan özel taş
TUTURUK : Ateş tutuşturucu ot türünden yakacak.
ÜZLÜK : Topraktan yapılma küçük kulpsuz çömlek
VAŞIÇANAĞI : Topraktan yapılma salça yapımında kullanılan yayvan kap.
VO-O : Öyle olur mu? anlamında bir ünlem.
VIRT-ZIRT (VIH VIH) : Lüzumsuz gereksiz konuşma.
VIRIH : Cıvık
VİRA VİRA : Habire sürekli durmadan
VITTIRI-VIZIH : Tutarsız
YAĞNIŞ : Hatalı yanlış
YAĞLAMA : Yağ şeker ve yumurta konularak yapılan özel pide
YAĞANNI : Sırt
YAŞLIK : Küçük bebelerin salyalarının silinmesi için omuzlarına iğnelenen mendil
YANAZ : Aksi
YATSILIK : Özellikle uzun kış gecelerinde yatsıdan sonra misafirlere ikram edilen kuru yiyeceklerin genel adı. (Geberiatlık)
YÜKSÜNMEK : İsteksiz olmak.
YALIMSAK: Çok gezene derler. Yalımsak gibi geziyor.
ZABIN : Zayıf
ZAYBAK : Dayanıksız
ZILLIMAK : Oyunbozanlık etmek mızıkçılık
ZINGIR-ZINGIR : Yerleri titreterek yürüme
ZIRT-VIRT : İkide birde
ZİKKE : Hayvan başlamaya yarayan demir kazık
ZAVAR :Hayvan yemi…
Cekadı as, ekmaa getir,yimaa yiyek
Kopaan yimaani virdin ni?
Bahiiimele bi
Din din din sonra dimedim din
Zıkkımın kokünü yi.
Ne dıkınıp duruyon?
Yiye yiye töhmeledi
Bu nasıl yimek cıkla yağ goymussun
Bu nasıl çay? Cıkla su . Adam Icık dem goyar.
İçime ilimedi .şu yimaa adamın içine ilitmiyonuz ki?
Yine ne bekmez yiyon.
İvme guzum ivme,imil sakin gidek
Şu yol tahneymiş.tahne yoldan gidek.
Bi yumuş tutmuyon oğlum
Andırma oğlum andırma, çabuk ol.
Ne olçumluk ediyon?
Yaylan bakalım yaylan.
Yönelik itme
Vay sındı vay
Heriiif! Ne dineliyon orda
Pakla sırığı gibi dinelme orda
İşşiin başında durma
Bizde horanta çok bacım
Vay hınzırın gızıı
Sıracalııııııııııııııı
Vay zöttürük vaay. zöttirik
Vay saçaklı,vay sıracalı vay
Daylııı daylıı! Fışgının gızııı
Vay fışgı vaaay
Çok çay içme oğlum rengin ötürek gibi olmuş
Gız gapıyı gıyala gıız
Geber yat gayrı.zıbar yat
Adam dımıştı
Zabaan köründe ne gahıyon??
Ne metirdeyip duruyon?
Nadar şıdıkmış oğlun var gızz
Şıdıkmayın oğlum,şıdıkmayın
Adamın asabını bozman haa
Bu işin de cılhını çıkardınız
İyi mantı var mantı yinni?? Mantıcıııı
Yakıp bişirdim.Yidim işdim,yıkadım yudum
Habi sös yiyerif
Abaaam ödüm sıttı.
Alha babam!
Hez ellaam
Hezaaar
Vay gadasını aldığım vaayyy
Gadalarını alırım
Gozüyün yağını yiyim
Alaşa avratlar gibi ne gülüyon??
Fazla yorulma oğlum aaşama bestilin çıkar
Pimpirikenme,sende naadar pimpiriklisin
Bu çoraplar baş sedirde ne geziyo?
Yildirme oğlum yildirme .ağır otur batman kalk
Bu işi yapmaya hiç göbaam atmıyo
CÖP telefonun var mı?
Somyanın gıyında gızım bak bööründe
Fukarayı inat,zengini hayırsız evlat,memuru da Saltanatlı avrat batırır.
Deh dimeden giden at buyurmadan dutan evlat,eve gelince gülen avrat,düğünü niden gir oyna çık oyna.Deh din at gitmez,buyurun evlat dutmaz,eve gelin avrat gülmez, ölüyü niden gir ağla çık ağla.