NEVŞEHİR(TREND HABER)- Nevşehir Özel Versa Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Doktor Çiğdem Zengin , artı 900 santigrat bir sıcaklığa eş değer özelliğe sahip kaya tuzunun tatlı su ile karıştırılmak suretiyle  günde bir kez yapılacak gargaranın,  yeni tip koronavirüs taşıyan hasta bireylerin yeni tip koronavirüs semptomlarını hafifleterek hastalığın süresinin kısaltabileceği görüşünü dile getirdi.

Nevşehir Özel Versa Hastanesi İç Hastalıkları uzmanı Çiğdem Zengin,yeni tip koronavirüs salgının geçtiğimiz yılın Aralık ayında Çin’in Wuhan şehrinde solunum yolu belirtileri gösteren bir grup hasta üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda,  13 ocak 2020 tarihinde tanımlanan bir virüs olduğunu belirtti.

Yeni tip Koronavirüsün  belirtisiz olguları olabileceği gibi ateş,nefes darlığı öksürük olduğu bir tabloda görülebileceğini belirten Zengin, şiddetli olgularda da zatürre,  ağır solunum yetmezliği, böbrek yetmezliği ile birlikte  ölümün de gelişebilecek bir virüs özelliğini taşıdığını kaydetti.

Yeni tip koronavirüs enfeksiyonunun  genel olarak hastaların öksürmeleri ve aksırmaları ile ortaya saçılan damlacıkların kişiye bulaşması ve solunum partiküllerinin eşyalara saçılmasıyla el,göz,ağız ve buruna dokunulmasıyla bulaşan bir virüs niteliği taşıdığını dile getiren Zengin, yeni tip koronavirüsün ağız ve burun yoluyla vücuda girip 72 saat süre ile kalabilme özelliğine de sahip olduğunu ifade ederek bu çerçevede hijyen,maske ve sosyal mesafenin etkin şekilde sağlanmasının  bu noktada ciddi bir önlem oluşturduğunu kaydetti.

İç Hastalıkları Uzmanı Doktor  Çiğdem , Zengin, yurt dışında yapılan bazı bilimsel araştırmalarda, kaya tuzunun tatlı su ile karıştırılmasıyla yapılan gargaranın hasta olan bireylerde , yeni tip koronavirüs semptomlarını hafifleterek  hastalığın süresini kısaltabileceği ve bu etki ile salgının etkisini azaltabileceğinin  gözlendiğini belirtti.

HACIBEKTAŞ VELİ TUZLASI HAVZASINDAN GÜNDE 700-800 TON ARASINDA  KAYA TUZU ÜRETİMİ YAPILIYOR.

Türkiye’nin Kayatuzu ihtiyacını tek başına bin yıl süre ile karşılayabilecek düzeyde rezerve sahip Nevşehir’in Gülşehir ilçesine bağlı Tuzköy Mahallesi’ndeki Hacıbektaş Veli Tuzlası Havzasından günde 700-800 ton arasında  kaya tuzu üretimi yapılıyor.

Özbilgin Tuz Madencilik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi işletmecisi Suat Bilgin DHA muhabirine yaptığı açıklamada, Anadolu’da  Anadolu Selçuklular döneminden beri işletilen Nevşehir’in Gülşehir ilçesine bağlı Tuzköy Mahallesi’ndeki Hacıbektaş Veli Tuzlası havzası içerisinde,  görünür rezervi 2.5 milyar ton olarak belirlenen kaya tuzu maden ocağında üretimin devam ettiğini belirtti.

Madeni işletmecisi  Suat Bilgin,dededen babaya,babadan oğula kalan bir uğraş olarak ele aldığı madenciliğin aile olarak halen devam ettirildiğini belirtti.

Dedelerinin ve babasının deve sırtında kaya tuzu ticareti yaptığını söyleyen Bilgin,  2006 yılında  Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Madencilik Genel Müdürlüğünden kayatuzu madeninin bulunduğu bu alanı  ihale yoluyla   99 yıllığına kiraladığını belirtti

Bilgin açıklamasında, Hacıbektaş Veli Tuzlası havzası içerisinde toplam  530 hektarlık bir alanı kapsayan  ve 2023 Türkiye ismini verdikleri  maden ocağında,  kaya tuzu üretimi yaptıklarını belirterek, oyum çalışmaları köstebek olarak isimlendirilen tünel kazıcı makine ile elde edilen kaya tuzunun,kendilerine ait işletmede bir dizi işlemlerin ardından piyasaya rafine edilmemiş iyot ve katkı maddesi içermeyen ve Türk Gıda Kodeksi Tuz Tebliğine göre sofra tuzu olarak sunulduğunu   ifade etti.

Suat Bilgin, bu yıl Şubat ayı içerisinde başlayan kaya tuzu üretiminin halen 750 metre uzunluğa ulaşılan tünelden yerin yaklaşık 90 metre altına inilerek çıkartıldığını kaydetti.

Ünlü Türk-İslam Mutasavvufu Hacı Bektaş Veli tarafından keşfedildiği rivayet edilen Anadolu’nun bilinen  en eski kaya tuzu maden ocağından biri olduğunu  belirten Bilgin,dev köstebek ile oyulan dev kayaların içerisinden çıkartılan kaya tuzunun kamyonlarla taşınarak, kendilerine ait işletmede ebadına ve kullanım alanına göre hazırlandığını kaydetti.

.KAYA TUZU MADENİ, SOLUNUM YOLLARI RAHATSIZLIKLARI AÇISINDAN TEDAVİ MERKEZİNE DÖNÜŞECEK

Türkiye’nin kültür turizminde önemli kavşak noktalarından biri olan Kapadokya bölgesinde yer almasıyla Tuzköy mahallesinin bu yönde önemli bir kazanç olduğunu aktaran Bilgin ‘ Gerek sağlık turizminin geliştirilmesi veya yurt dışı ihracatı açısından Tuzköy Mahallesi ciddi bir potansiyel oluşturuyor. İleriki süreçte kaya tuzu maden ocağında bir dizi yapılanmalarla bu alanı sağlık turizminin gelişebileceği bir alana da dönüştürme arzusu içerisindeyiz. Almanya,Romanya,Fransa ve İtalya’dan talep almamıza rağmen, günlük 600 tonluk üretim ile bun talepleri şimdilik karşılayamıyoruz,ancak önümüzdeki süreçte de bu kapsamlı bir çalışmaya giderek ,ihracatta da istenilen noktaya ulaşacağımıza inanıyoruz.” dedi.

 

KRİSTAL KAYA TUZU EV HANIMLARININ DA VAZGEÇİLMEZİ

Maden işletmecisi Suat Bilgin, kristal kaya tuzunun mutfakların da vazgeçilmezleri arasında yer aldığını belirterek, kurdukları işletme yardımıyla da seri olarak kristal kaya tuzu üretimi yaptıklarını söyledi.

Halen Anadolu’da  oldukça yaygın şekilde yapılan turşu, salça ve yufka yapımında kaya tuzunun olmazsa olmaz ürünlerden biri olduğunu belirterek “ Özellikle turşu,salça ve yufka yapımının oldukça yapıldığı bir dönem içerisindeyiz. Bu yönde kaya tuzu taleplerinde ciddi bir artış yaşanıyor ve biz bu artışı karşılamak için vardiye sayımızı da artırdık. Çünkü turşu,salça ve yufka için kaya tuzu paha biçilemez bir ürün. Bu ürünlerde  aroma ve lezzetin ortaya çıkmasında kaya tuzu önemli bir gıda maddesi.”dedi.

Bilgin, kaya tuzunun kar ile mücadele çalışmalarında da yoğunlukla kullanıldığına dikkat çekerek  “ Kaya Tuzu , kar ile mücadelede göl veya deniz tuzuna nazaran daha fazla etkili oluyor. Bunun nedeni de kuru ortamda üretildiğinden, içerisinde nem olmaması. İçeriğindeki zengin minerallerle beraber buzu eritme kapasitesi çok yüksek. Kaya tuzu,yola, göl veya deniz tuzuna nazaran daha az zarar veriyor. “ dedi.

TUZKÖY KRİSTAL KAYA TUZU AVRUPA PAZARINA DA ULAŞTIRILACAK

İşletmeci Bilgin , kristal kaya tuzunun ihracı için Almanya,Fransa,Hollanda ve Romanya ile de görüşmelerin sürdüğünü belirterek, 50 yi aşkın istihdam meydana getiren işletmelerin bölge ekonomisine de yıllık 15 Milyon TL’lik bir katkı sağladığını kaydetti.