Bursa’da esnaflık yapan 54 yaşındaki Zeki Kamaç, henüz 36 yaşındayken şeker hastalığı ile tanıştı. 2010 yılında duyduğu metabolik cerrahi yöntemini iki yıl basından takip ettikten sonra ameliyata karar veren Kamaç, eskiden iştahını bir türlü kontrol edemediğini; şimdi ise çok daha mütevazi porsiyonlarla beslendiğini ve açlık krizlerinin sona erdiğini söyledi.
Hastalığın başında 105 kilodayken, yanlış tedavi sonucu kontrolsüz kilo kaybı yaşayan ve 90 kiloya düşen Kamaç; şeker, tansiyon, gut hastalığı ve böbrek hasarı ile birlikte gün geçtikçe sağlığını kaybediyordu. Doğuştan tek böbrekli olan Zeki Kamaç; karaciğer, kalp ve böbrekleri sebebiyle üçlü organ yetmezliği yaşamak üzereydi. Ameliyat olmadan önce etrafındaki hekimlerle görüşen Kamaç süreci şöyle anlatıyor: “Ameliyattan önce 86 kilo idim ve operasyonu çevremdeki doktorlara da sordum. Onlar bunun bir obezite ameliyatı olduğunu ve benim için uygun olmayacağını söylediler. Bu uyarıları dinlemedim ve ameliyat olma kararı aldım. Şimdi doğru kararı verdiğimin farkındayım…” Ameliyatın üzerinden 4 yıl geçen Kamaç, 20 kilo verdiğini, artık yepyeni bir hayata başladığını ve arkadaşlarının “54’ünden sonra delikanlı oldun” diyerek kendisine takıldıklarını söylüyor.
Günde 10 çeşit ilaç içiyordum
Metabolik Cerrahi sayesinde tek bir ameliyat ile birçok hastalığı aynı anda yenen Kamaç: “Otuz yaşımda gut hastalığına yakalandım. Hastalık gün geçtikçe ilerledi. Parmaklarım o kadar şişmişti ki; artık oynatamaz duruma gelmiştim. Şekerim 600 civarında seyrediyordu ve 10 farklı ilaç kullanıyordum.” diyor. Bunlara ilaveten tek böbrekle yaşamını devam ettirmeye çalışırken onu da kaybetme riskiyle karşı karşıya kalan Kamaç; ameliyattan sonra şeker ve tansiyonunun hiç ilaç kullanmadan normale döndüğünü ifade ediyor.
Ameliyat sayesinde gut hastalığından da kurtulan Kamaç, parmakları için tedavi görmeye devam görmeye devam ettiğini söylüyor. Ameliyat öncesi dönemde obez olmamasına rağmen; yüksek şeker ve ağır gut hastalığının yaşamını olumsuz etkilemeye başladığını belirten Kamaç: “Ameliyattan önce sürekli bir uyuma isteği ve halsizlik vardı. Ameliyattan sonra bu sıkıntılarımın hepsinden kurtuldum.” diyor.
Kamaç: “Ameliyattan önce evde yediğime müdahale etseler bile dışarıda gizli gizli yemek yiyordum. 400 metre uzaklıktaki camiye yürümeye üşeniyordum.” diyor. Üçlü organ yetmezliği (kalp-karaciğer-böbrek) ile karşı karşıya kalan ve vücudu ciddi seviyede hasar gören Kamaç, sözlerine şöyle devam ediyor: “Benim için ameliyattan başka kurtuluş yolu yoktu. Şekerim sebebiyle yasak olan her şeyi vücudum istiyordu. Ameliyat yemeğe bakış açımı değiştirdi. Artık acıkmıyorum. Karaciğerim rahatladı, gut hastalığım da düzelmeye başladı. Ellerimi yeniden kullanmaya başladım. Çok mutluyum, keşke bana “ameliyat olma” diyen doktorları dinlemeyip, iki sene önce ameliyat olsaydım…”
Ameliyat gut hastalarına da çare oluyor
Morbid obez seviyesinde olmayan kişilerde metabolik problemlerin ve damar hasarlarının daha ağır seviyede olduğunu belirten Türkiye Metabolik Cerrahi Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alper Çelik:“Vücut Kitle İndeksi (VKİ), metabolik cerrahiye karar vermede öncelikli bir kriter değildir. Küçük damar hasarlarının sonucunda göz, böbrek, ayak ve sinir uçlarında meydana gelen yıpranmalar diyabet hastalarında ciddi problemlere yol açabiliyor. Gut hastalığına neden olan faktörlerin tamamına yakını metabolik cerrahi yöntemiyle ortadan kaldırılabiliyor ve bu ameliyatlardan fayda görmeniz için çok ciddi kilo problemine sahip olmanız gerekmiyor.” sözleriyle bu yöntemin önemini vurguladı.