
NEVŞEHİR(TREND HABER)- Türkiye’nin en önemli kültür turizm merkezlerinden biri olan Kapadokya bölgesinde, İlk Hristiyanların temel din öğretilerini gerçekleştirdiği en büyük merkezlerden biri olan Belha Manastırı’nın bölge turizmine kazandırılması bekleniyor.
Anadolu’da 4. yüzyıldan sonra Roma baskısından kaçan İlk Hristianların yoğunlaşmaya başladığı en önemli merkezlerin başında gelen Kapadokya bölgesinde, kız ve erkeklerin farklı mekanlarda din eğitimden geçirildikleri Nevşehir’in Avanos ilçesine bağlı Özkonak beldesi sınırları içerisinde kalan Belha Manastırı, görkemli yapısı ile bölgenin önemli bir turizm potansiyeli oluşturmasına karşın, etkin bir tanıtımın yapılması nedeniyle turistlerin tur programı içerisinde yerini almıyor.
Kapadokya bölgesinde, ayakta kalabilmeyi başaran ender kültürel varlıklardan biri olarak da değerlendirilen Belha Manastırı, yer altı kent yerleşimine de sahne olan bütünlüğü içerisinde Roma Hamamı, Zindan, mutfak, gözetleme kulesi, yemek salonu, akıl hastalarının tedavi edildiği şifa odası ve Roma döneminden beri kutsallığına inanılan Ayazma suyunun yanı sıra tavan bölümleri tamamın çöken eğitim alanları ve yatakhane bölümlerinden oluşuyor.
Adana’dan Belha Manastırının sayılı ziyaretçilerinden biri olan Adanalı Ayşegül Bümül, 2 günlüğüne geldikleri Kapadokya bölgesinde Belha Manastırı diye bir yer öğrendiklerini eşi ile birlikte de burayı ziyaret ettiklerini söyledi. “ Eşim ile birlikte 2 günlüğüne çıktığımız Kapadokya gezisi sırasında Paşabağlarını ve Üçgüzelleri gezdik. Belha Manastırı diye bir yer olduğunu öğrenince buraya gelmek istedik. Böylesi coğrafik güzellikler içerisinde bir çok yaşanmışlıkları ortaya koyan böyle bir yerde bunları hissetmek, tarihe elini uzatmak çok güzel bir şey kapadokyaya gelen herkesin burayı görmesi gerekir”.Dedi.
Erdal Bümül’ de ziyarete ilişkin olarak şunları söyledi; Kapadokya ziyaretimiz içinde pek de bilinmeyen Belha Manastırı ziyaret ettik. Bir bey kızı olan Belha’ya aşık olan bir gencin bu bölgede yaşadığını öğrendik. Şifahanesi ile de oksijenin olağanüstü olduğuna şahit olduğumuz karanlık odayı ziyaret ettik. Böyle bir yerin daha fazla kişi tarafından gezilmesi gerektiğine inanıyorum.” dedi.