
NEVŞEHİR(TRENDHABER)- CHP Nevşehir Milletvekili Avukat Faruk Sarıaslan,TBMM kürsüsünde, Türk tarım ve hayvancılığını mercek altına alan bir dizi açıklamalarda bulundu.
Her bir sözünün altına ALTIN değerinde İMZAMIZI attığımızı öncelikli olarak ifade ettiğimizi herhangi bir yabancı dil ile değil,TÜRKÇE imla kurallarına da gayret göstererek belirtelim .Gazi TBMM’inde yaptığı konuşmada sayın Avukat Sarıaslan’ın Nevşehir’i ilgilendiren tarım ve hayvancılık alanında bir dizi önerilerini sadece ve sadece Yamula Barajı’nda su kanallarının yapılmayışı ve böylelikle de kuru tarım alanlarının sulu tarıma açılamaması ile ortaya koydu.
Halbuki böylesine önemli bir değerlendirme konuşmasında yerli gübre ifadesini kullanırken GÜVERCİN ÜRETİM MERKEZLERİ KURULARAK artan üretim ile birlikte ciddi anlamda GÜVERCİN GÜBRE POTANSİYELİMİZİN ARTACAĞINI,bunun da toprağımızın tamamen doğal ortamı içerisinde gübreye kavuşması ile doğallığa kavuşacağını ve bu haliyle ülkemdeki milyonlarca Doların yine ülkemde kalabileceğini dinlemek isterdim muhterem vekilimden.
Sayın vekilimin doğup büyüdüğü ve tarımın gelişmesi anlamında TÜRKİYE’nin ve belki de DÜNYANIN EN BÜYÜK SERA ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİNİN KURULMASI İÇİN 5 MİLYON METREKARELİK DEV BİR ARAZİ YAPISINA sahip olan Kozaklı ilçesindeki jeotermal sıcak su kaynaklarıyla ısıtılan ve KALABA-ÇALIŞ VE TOPAKLI’DAN başlayıp ilçeye kadar olan toplam 31.5 km. LİK BİR HAT BOYUNCA 50 bin 100 bin ve hatta 200 bin metrekarelik büyüklüklerdeki sera alanlarında en az ama en az 10 şehrimin günlük SEBZE İHTİYACINI TEK BAŞINA BU BÖLGENİN KARŞILAYABALİCEĞİNİ ANLATIP, DEVLETİN İLGİLİ BAKAN VEYA BAKANLARINDAN BÖLGEDE BİR BÜYÜK BİRLİK OLUŞTURULARAK BÖLGE HALKIMIN BURADA SERA ÜRETİME GEÇEBİLECEĞİNİ İFADE ETMESİNİ BEKLERDİM. Aynı şekilde mikro klima özelliğinde bulunan Ürgüp-Avanos ve Gülşehir ilçelerimden 50 KM. uzunluğunda geçen KIZILIRMAK NEHRİ BOYUNCA DA SERA ALANLARININ TESİS ETTİRİLİP BURADAN DA BİNLERCE ÇİFTÇİ KARDEŞİMİZİN SERACILIK YAPMASINA İMKAN SAĞLANMASI İÇİN DESTEK açıklaması beklerdim.
İklim değişikliği gibi sadece elbette ülkemi değil tüm dünyayı önümüzdeki süreçte kasıp kavuracak doğal afete etkin bir çözüm oluşturabilme alanında,coğrafik anlamda müsait her köy,ilçe,belde ve şehirlerde yüce RABBİMİN bize bahşettiği yağmur ve kar sularının biriktirilmesi ve bunların tarımsal sulamada kullanılması için YAĞMUR SUYU TOPLULAŞTIRMA ALANLARININ vakit geçirilmeden bilimsel kriterlerde ele alınması çağrısını beklerdim ve bu kapsamda tüm ama TÜM ÜLKE GENELİNDE VAHŞİ SULAMA SİSTEMİNİN YASAKLANMASINI VE DAMLA SULAMA uygulamasının gerektiğini aktarmasını isterdim pek bi saygın vekilimden.
HAYVANCILIĞIN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK SIKINTI konumundaki YEM BİTKİLERİ için her ama her ilde mutlaka çiftçi kardeşlerimizin YEM BİTKİLERİ ÜRETME BİRLİKLERİ oluşturmasını, başta kümes hayvanları olmak üzere küçük ve büyük baş süt ve besi hayvanlarının yem ihtiyaçlarının yine bu birlikler marifetiyle karşılanmasını ve böylelikle hayvancılık yapan kardeşlerimize ciddi bir ekonomik değer katabileceğini dile getirmesini beklerdim pek değerli CHP Nevşehir Milletvekili Avukat Faruk Sarıaslan beyden.
Sahi vekilim, Nevşehir’de hiç bir üretici sizi telefon ile arayıp veya şehirde yaptığınız ziyaretlerde bu yönde bir talepte bulunmuyor mu yoksa ?
Nevşehir CHP Milletvekili Avukat Faruk Sarıaslan’ın TBMMkürsüsünden dile getirdiği konuşmasını, tek kelimesi ve tek virgülüne bile dokunmadan yayımlıyorum.
Saygılar değerli okurlarımız.
TUTANAK HİZMETLERİ BAŞKANLIĞI
Dönem: 27 Yasama Yılı: 5 Tarih: 2.03.2022 Birleşim: 60 Ham Tutanak Sayfası:146-
Konuşmacı: FARUK SARIASLAN Seçim Çevresi: NEVŞEHİR
________________________________________
CHP GRUBU ADINA FARUK SARIASLAN (Nevşehir)
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri saygıyla selamlıyorum.
Türkiye, kendine yeterli gıda ürünlerine sahip olabilmek için ithalata dayalı tarım ekonomisinden, üretime, yerli ve millî tarım ekonomisine acilen geçmesi gerekir. Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında ürün çeşitliliği açısından en zengin ülke olmasına rağmen bu zenginliğinden maalesef yararlanamıyor. Türkiye, hayvan ithalatına son on yılda yaklaşık 10 milyar dolar para ödedi. Bu paralar, Brezilya, Amerika, Uganda, Polonya gibi birçok ülkenin çiftçisinin cebine girdi. Bizim hayvan yetiştiricilerimiz ise borç batağında. Yine, Türkiye, fabrika yeminde yüzde 60 oranında dışa bağımlı. Kendimize yetecek buğday yetiştiremiyoruz. Buğday ithalatının yüzde 65’ini Rusya’dan, kalan kısmını da Ukrayna ve değişik ülkelerden alıyoruz. Köylerimizde binlerce dönüm arazi bomboş, girdi maliyetlerinden dolayı da kimse ekim yapmıyor. Arkadaşlar, bugün 1 dönüm yere buğday ekiminde 6 litre mazot harcanıyor -mazotun bugünkü fiyatı 17 lira 25 kuruş, 150 kuruş da bugün zam geldi- yani maliyeti 103 lira. Dap gübre 11 lira 50 kuruş, 20 kilogram gübre kullanılıyor yani 230 TL. 15 kilogram nitrat gübre kullanılıyor, 93 TL. Üre gübre 11 lira 50 kuruş, 20 kilo kullanılıyor, 230 TL. Yani toplamda biçerdöver parası, tohum parası, traktörün amortismanı, orada çalışan işçilerin yevmiyesi hesap edildiğinde 1 dönüm yerin maliyeti 700 TL’yi geçiyor. İnsanlar 700 TL maliyetle buğday elde edip daha altına satacağı için de üretimden vazgeçiyorlar. Çiftçiye ucuz maliyetle bu giderleri vereceğiniz yerde buğday ithalatından dolayı Rusya’ya, Ukrayna’ya sizin ödediğiniz para 2,3 milyar dolar. Bu ithalata ödediğiniz parayı Türk çiftçisine verseniz Türk çiftçisi ihya olur. Üreten millî tarım politikasının en temel koşulu girdilerimizi kendimizin üretmesidir. Acilen, yerli gübreye, yerli tohuma ve sulamada kullanılan enerji maliyetinin düşürülmesi açısından güneş enerjisine bir an önce geçmemiz gerekir. Siz bunları yapmadığınız sürece çiftçi üretim yapmayacak, siz de dolar verip yurt dışından ithal etmek zorunda kalacaksınız. 2020 yılında toplam 9,7 milyon ton buğday ithal etmişiz -yukarıda da söyledim- bunlara ödediğimiz paranın değeri de 2,3 milyar dolar.
Sayın milletvekilleri, burada konuşmamın hemen hemen her defasında söyledim: Nevşehir’le birlikte 4 ile hayat verecek olan Kayseri Yamula Barajı bittiği hâlde bunların sulama kanalları yapılmadı, sulama kanalları yapılmadığı için de sulak araziye geçilemiyor. Bu proje hayata geçirilirse Nevşehir, Kayseri, Yozgat, Kırşehir’i de içine alan 4 ilimizde 200 bin hektarlık arazi sulama tarımına kavuşacak, üretim de 3-4 kat artacak. Yıllardır vatandaşa söz verdiğiniz hâlde neden Yamula Barajı’nın sularını toprakla buluşturmuyorsunuz? Oysaki İç Anadolu Bölgesi’ne baktığınızda AK PARTİ’nin oy deposu olarak görüyorsunuz. Herhâlde size oy verenleri cezalandırmak istiyorsunuz.
Teşekkür eder, saygılar sunarım.