NEVŞEHİR(TRENDHABER)- Mevcut siyasi iktidarın doğal ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızı elektrik üretilmesi anlamında daha da etkin hale getirme noktasında politikalarını daha verimli tarzda günlük hayata geçirmeme adına, her türlü sihirbazlık değerlerini ana değer olarak görmesi uygulaması devam ettiği sürece, aziz TÜRK MİLLETİNİN EVLATLARI, elektrik zamlarını aşlarına katmayı sürdürecekler düşüncesi daha ağır basıyor.
2023 yılı verilerine göre, halen ülkemizde elektrik üretimimizin, %36,3’ü kömürden, %21,4’ü doğal gazdan, %19,6’sı hidrolik enerjiden, %10,4’ü rüzgardan, %5,7’si güneşten, %3,4’ü jeotermal enerjiden ve %3,2’si diğer kaynaklardan elde ediliyor.
Özellikle GÜNEYDOĞU şehirlerinden önemli bir bölümünde, elektrik bedellerinin TAHSİLATI noktasında ‘ben elektriğe para mara vermem’ anlayışının yaygın olarak ele alındığı günümüzde, elektrik sağlayıcı firmanın bu düzeyde ciddi bir maddi kriz yaşamasını öteden beri diğer birçok şehirlerdeki elektrik aboneleri ‘kayıp kaçak bedeli’ olarak ödemeyi de sürdürüyor. Kesinlikle HARAM olan böyle bir enerji kullanımı sonrasında halen bazı şehirlerimizde KUL HAKKINI YEMENİN EN TEMEL BİR MOTİF olarak algılatılmasının da devam ettiğini bu arada ifade edelim.
Gelelim ana noktalara.
Elektrik günümüzde olmazsa olmazımız. Son yıllarda gerçi yerli enerji kaynaklarını kullanarak yenilenebilir enerji olarak da ele alınabilecek öz kaynaklarımızı kullanıp elektrik enerjisi elde edilmesine yönelik ciddi adımların atıldığını da yine KUL HAKKI yememe adına açık yüreklilikle ifade edelim.
Amma lakin, bunların elektrik üretimi noktasında rakamları baz alarak ortaya çıkan en temel gerçeğin ,kaynaklarımızı baz alarak ifade ettiğimizde sonucun YETERSİZİN YETERSİZİ noktasında olduğunu da kimseden çekinmeden ifade edelim.
DÜNYADA GÜNEŞ ENERJİSİNDEN YARARLANIP ELEKTRİK ÜRETİLEBİLECEK EN ÖNEMLİ MEKANLARINDAN BİRİ de olan ORTA ANADOLUMUZUN en güzel şehirlerinden biri konumundaki canım NEVŞEHİR’imde bu anlamda DEVLET POLİTİKALARININ YETERSİZİN YETERSİZİ noktasında olduğunu dile getirmekte yarar var.
DEVLETİ yöneten muhteremlerimizin halen bu anlamda GÜNEŞ ENERJİ PANELLERİ ÜRETİMİNİ YAPAN TAMAMEN DEVLETİMİZİN OLUŞTURACAĞI DEV GÜNEŞ ENERJİ PANEL ÜRETİMLERİNİ YAPABİLECEĞİ TESİSLERİ BİR AN ÖNCE HAYATA GEÇİRMESİ en temel zorunluluklar içerisinde ele alınmalı, yapısal anlamda müsait her KÖY MUHTARLIKLARI, BELEDİYELER,İL ÖZEL İDARELERİ, KAMU KURUM VE KURULUŞLARI başta olmak üzere tüm halkımızın konutlarında acilen ve vakit geçirilmeden GÜNEŞ ENERJİSİNDEN YARARLANIP ELEKTRİK ENERJİSİ ELDE EDİLMESİ BİR HÜKÜMET POLİTİKASI OLARAK HAYATIMIZA SOKULMALIDIR.
‘Efendim ,bunu yaparsak ekonomik anlamda şu olur, bu olur, efendime söyleyeyim falanca ne der, feşmekancaya karşı ne deriz? kaygılarından uzak bir şekilde,yani özel firmalarda elbette GÜNEŞ ENERJİ PANELLERİ ÜRETMELİ AMA AZİZ DEVLETİMİN YETKİLİLERİ DE BİR BAKANLIĞA BAĞLI OLARAK BU ÜRETİME CİDDİ ANLAMDA İVME KAZANDIRMALIDIR.
Bunun sağlanması halinde ELEKTRİĞE YÜZDE 38 zammın da yapılması mümkün olmayacak, ana enerji kaynağımızı yerel enerji ortaya çıkartan kaynaklarımızla sağlayacağımız için DOĞALGAZ veya FOSİL YAKIT olan KÖMÜR’den elektrik enerjisi elde edilmesi ciddi anlamda önlenecek ve ETEKLER DOLUSU EURO veya DOLAR’ların ülke dışına çıkışı da engellenecektir.KÖMÜRÜN yakımı ile ortaya çıkacak ÇEVRESEL etkenlerden net şekilde kurtulabileceğimizi de hiç mi hiç ifade bile etmiyoruz.
DÜŞÜNCE lerimizin genellikle iktisadi anlamda bu şehir DÜŞÜNCE anlaşıldığı günümüzde, inanıyoruz ki ifade ettiğimiz bu değerler, gerek şimdiki ve gelecekte de bu ülkenin yönetiminde söz sahibi olacak evlatlarımızın da kulağına küpe olacaktır.
