NEVŞEHİR(TRENDHABER)-  Günümüzün topraksız tarım ürünlerini gördükçe,  dini dinime uymasa da Kapadokya bölgemizde yaşayan  ROMALILAR ve BİZANSLILARDAN başlayıp ATALARIMIZ  SELÇUKLU VE OSMANLI dönemi insanlarına hayranlıkla gıpta etmemek elde değil. Her alanda DOĞALLIĞI. hayatın ve toprağın DOĞALLIĞINDA BULUP İNSANCA  hayatın bizlere şifrelerini sunmuşlar yüzyıllar ötesinden ama 21. Asırda yaşayan  biz mi dinleyeceğiz onları.? Hadi canım sende dercesine her zeminde DOĞALLIĞI ortaya koymuyor ve hatta İNKAR etmeyi en üstün nitelikte bir yaşamın özelliği olarak sunuyoruz günümüzde.

Mesela ne yapmış geçmişte bu coğrafyada yaşayan insanlar, hayat umudu olan topraklarında daha verimli, daha doğal, daha standart ve daha verimli tarım ürünleri üretmek için insan gübresi kullanmışlar ama en çok ta güvercin gübresi kullanımına gitmişler  ve bu sayede hem topraklarına Rabbimin izniyle BEREKET gelmiş, kalite gelmiş,yüksek verim gelmiş. GELMİŞ OĞLU GELMİŞ, GELMİŞ OĞLU GELMİŞ.

Ama 21. Yüzyılı yaşayan bizler ,   bu bölgede tarım yapan SELÇUKLU ve OSMANLI NESLİ olduğumuzu ÖVE ÖVE bitiremediğimiz BİZ OĞLU BİZLER, o insanlardan taaaa 1970 ve hatta 80 lere kadar zor da olsa ulaştırabilmeyi başardığımız DOĞAL ÜRÜN YETİŞTİRME ÇABA VE GAYRETLERİ genel anlamda elimizin tersi ile itmeyi MODERN, ÇAĞDAŞ ve GELİŞMİŞ DÜNYAYA BENZEME adına ret etmeyi temel bir MODEL olarak kendimize kabul ettirmeyi başarmış bir toplum haline dönmüşüz.

Buradan soruyorum KİM ? ,NE ZAMAN? ,NEREDE ?  TOPRAKSIZ TARIM yöntemi ile SERALARDA YETİŞTİRİLEN ÜRÜNLERDE DOĞALLIĞI, O TOPRAĞIN MİS GİBİ KOKAN ÜRÜNLERİNİN TADINA, LEZZETİNE, AROMASINA ULAŞABİLİYOR ? Var ise bir tek Allah kulu çıkıp söylesin.

TOPRAKSIZ TARIM İLE DE TARIM YAPMAK MÜMKÜN, Tamamen parasal Mümkün mü, yahu elbette o yetiştirilen ürünlerde yine RABBİMİN İZNİYLE HAYAT BULUYOR, Ama biz RABBİMİZİN BİZE İHSAN ETTİĞİ TOPRAĞI RET EDİYORUZ YENİ SİSTEMLE, ADETA MEYDAN OKUYORUZ O NİZAMI O DEĞERLERİ DEĞİŞTİRME ADINA. Sonrasında da ne lezzet ,ne aroma, ne tat  ve ne de onları bir güzel afiyetle tüketmenin bahtiyarlığına ulaşamıyoruz.

TOPRAKSIZ TARIM dünyada her geçen gün yaygınlaşıyormuş, üstelik zaman noktasında da çiftçi dostu imiş, hani daha az zamanda piyasaya sunulabiliyormuş ürünler, daha az kimyasal kullanılıyormuş, muş muş da muşmuş.

Siz toprağa tarımda yönelseniz, toprağın bereketi sonuna kadar ortaya çıkacak. Yahu toprakta hiç olmayacak mı hastalık, üründe hastalık. Yahu bugün sabah kalkıyorsunuz bir yerleriniz kırılıyor hemen soluğu doktorda alıyorsunuz, öyle değil mi ? Onun da kendine göre tedavi yöntemleri var, ama TIP ilmi dışında bir şey yapıyor muyuz? ,  hap, şurup ve iğnesiz. Ama biz tarımda yapmaya çalışıyoruz tüm DOĞAL ARZU VE İSTEKLERİMİZLE TOPRAKSIZ SERA ADI ALTINDA DOĞALLIĞIMIZA KARŞI DOĞALSIZ ÇIKIŞ YAPARAK DAHA FAZLA PARA KAZANMA HEYECANI İLE yapıyoruz ne yazık ki bunları.

Bunları niye yazıyorum, yahu ne olur KOZAKLI KARAHASANLI köyünde kurulacak DEV SERA ALANLARINDA,  SERACILIĞI TOPRAKLI YAPALIM, öyle UZMAN falan da değiliz, ruhumuzun derinliklerinden gelen DOĞAL HAYATA İLİŞKİN hayat arzusunu dillendiriyoruz, hepsi bu.

Onun için ifade ediyor ve inanıyoruz ki; “GÜCÜNÜ TOPRAKTAN ALMAYAN HİÇ BİR TARIM ÜRÜNÜ, TARIMDA BUGÜNÜMÜZÜN DE  GELECEĞİMİZİN DE  UMUDU OLAMAZ”

BUGÜNÜ VE YARINLARI DOĞAL ÜRÜNLERLE,TOPRAĞIN DOĞALLIĞI,TABİATIN DOĞALLIĞI İLE BÜTÜNLEŞTİRELİM İSTİYORUZ. GERİSİ LAF-Ü GÜZAF.