NEVŞEHİR(TRENDHABER)- Tarım sektöründe, tarımsal üretim alanlarının etkin şekilde artırılması ve farklı ürün deseni ile ürün çeşitliliğinin desteklenmesi ile daha fazla tarımsal üretimin ortaya konulması için Milli Emlak Müdürlüklerinin uhdesinde bulunan tarım arazilerinin köy muhtarları veya belediye başkanları marifetiyle çiftçilere satışı ve kiralanması yönündeki çalışmaların hız kazandırılması bekleniyor.

Sadece ülkemizi değil dünya ülkelerinin birçoğunu bile artık günümüzde ciddi anlamda tehdit eder hale gelen gıda sıkıntısının fazla yaşanmaması adına bir dizi önlemlerin daha şimdiden alınması gerektiğine inanıyoruz.

Tehlike gelmeden,  tehlikeye karşı etkin önlem almanın tehlike sürecinde insanlarımızı rahatlatabilecek bir model anlayış olduğu düşüncesinden hareketle , ülke genelinde Milli Emlak Müdürlüğü uhdesinde bulunan ve tarım yapılabilir niteliğe haiz tüm tarım alanlarının bulunduğu alanın köy muhtarlıkları, belediye başkanlarınin denetim ve koordinasyonunda, tarım yapabilecek düzeyde olan ancak istenilen düzeyde tarım alanlarına sahip olmayan çiftçi kardeşlerimize oldukça düşük oranda kiralanması veya satışının yapılmasının, kapımızda ciddi anlamda bekleyen ve daha şimdiden birçok Avrupa ülkesindeki insanları derin düşüncelere salan gıda kıtlığına karşı etkin bir çözüm olabileceğine inanıyoruz.

Bulunduğu coğrafya ve iklim özellikleri itibariyle de oldukça zengin bir potansiyel oluşturan ülkemizde adeta taşı sıksan suyunu çıkartabilecek bilgili ve becerili çiftçi kardeşlerimizin tahminlerin ötesinde sayısal bir ağırlığının olduğuna yürekten inanıyoruz.

Özellikle öteden beri üzerinde durduğumuz yağmur ve kar sularından tarımsal sulama anlamında etkin yararlanmanın da önünü açabilecek ‘Yağmur Suyu Toplulaştırma Alanlarının’ oluşumuna yönelik ciddi gayret ve çabaların da etkinleştirilmesi ile yeraltı suyuna muhtaç tarımsal sulama anlayışının da artık hissedilir derecede geri plana atılması gerçeği ortaya çıkacağına, bunun da hayatımızı idame ettirmek için insanlarımızın kesin ve net kullanabileceği en önemli içme suyu  rezervlerinin etkin şekilde korunabilirliğinin de sağlanabileceğine inanıyoruz.

Bu bağlamda başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, kabine üyelerine, muhalefet partilerinin genel başkanlarına, milletvekillerine, tarım sektörünün seçkin insanlarına ve özellikle de çiftçi kardeşlerimize  ciddi görevler düştüğüne yürekten inanıyoruz.

Aynı geminin yolcuları olarak bizlerin kazanabileceği bu düşüncelerimizin ilgili yetkililerce değerlendirmeye alınabileceği hayalini değil, gerçeğini yaşadığımızı buradan bir kez daha ifade ediyor, Türkiye’nin dev potansiyel değerleri ile Avrupa’yı adeta bugünlerde derin düşüncelere sevk eden gıda krizinin yaşanmayacağı ender dünya ülkelerinden biri olması dileklerimizi iletiyoruz.