Atatürk’e Hakaret Edenlere Suç Duyurusu
Türk Eğitim-Sen, TVNet ekranlarında yayınlanan “Derin Tarih” isimli programda, Mustafa Kemal ATATÜRK ve O’nun manevi kızı Afet İNAN hakkındaki hakaret ve iftiralar için suç duyurusunda bulundu.
Suç duyurusuyla ilgili bir açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Nevşehir Şube Başkanı Mustafa Uğur, “Programa katılanlar, basın yoluyla Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün manevi şahsiyetine hakaret ederek, Türk Milletinin tarihi ve manevi değerlerini rencide etme cüretkarlığını göstermişlerdir. Hiçbir bilgi ve belgeye dayanmayan yorumlar yapılarak Mustafa Kemal ATATÜRK ve manevi kızı Afet İNAN arasında manevi baba kız ilişkisi dışında, başka bir ilişki olduğu belirtilmek suretiyle Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK itibarsızlaştırılmaya çalışılmış, iftira niteliği taşıyan sözlerle Atatürk’ün manevi hatırasına alenen hakaret edilmiştir. TVNet ekranlarında yayınlanan “Derin Tarih” isimli programda, eleştiri sınırları ötesinde Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ün itibarını zedeleyen, küçük düşürücü, aşağılayıcı ve iftira niteliğindeki ifadelere yer verilerek, yayın hizmeti ilkeleri ihlal edilmiştir” şeklinde konuştu.
Uğur, “Türk Eğitim Sen olarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün manevi hatırasına hakaret suçunu oluşturan fiillerin, 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’a aykırılık teşkil etmesi nedeniyle soruşturma başlatılması ve şüphelilerin cezalandırılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk ve ayrıca RTÜK’e TVNet ekranlarında yayınlanan “Derin Tarih” isimli programda, Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK ve manevi kızı Afet İNAN hakkında asılsız ithamlarda bulunarak, iftira atılmak suretiyle, ATATÜRK’ün hatırasına alenen hakaret edilerek suç işlendiğinden, kurum tarafından gerekli işlemlerin başlatılması için talepte bulunduk” dedi.
Daha önce Nevşehir’de de Atatürk’e ve Cumhuriyet’e hakaret eden kişilerle ilgili benzer işlemlerde bulunduklarını belirten Uğur, “Ülkemizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e ve onun bizlere emanet ettiği değerlere hareket ederek haddini aşma cürreti gösteren ve bunu sözlü ya da yazılı fiile döken tüm kişi ve kurumlar karşısında bizi bulur” diyerek açıklamasına son verdi.
